Gayrimenkul sektörü de Koronavirüs krizinde
Türkiye’yi ve dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs, ekonomiyi de derinden etkileyeme devam ediyor. Ekonomik tedbirler açıklandı, 11 sektöre destek verildi ama gayrimenkul değerleme sektörü alınan tedbir paketi içinde yer almadı. Sorunlar gün geçtikçe artıyor. EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı’ya göre, Mayıs sonuna kadar sektörde kriz bekleniyor.
EKONOMİK HASARIN ONARILMASI GÜÇ OLABİLİR
EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü, Cansel Turgut Yazıcı, krizin en iyi ihtimalle mayıs sonuna kadar süreceğini, küresel salgının olup bitmesini beklemenin ekonomi açısından onarılması güç bir hasara neden olabileceğini belirterek, “Gayrimenkul değerleme alanında hizmet sağlayıcı olan sektörde değerleme şirketleri olarak hizmet veriyoruz. İrili ufaklı 135 şirket, 10.000’den fazla çalışan yanı sıra yan sektörleri ile takribi 50 bin kişi evine bu sektörde ekmek götürüyor. Kar marjı %5 ve altında çalışan bir sektörün emekçileriyiz. Emekçi diyorum çünkü patronlarda değerleme uzmanı ve çalışmalarda birçoğumuz bizzat rol alıyoruz.” dedi.
Yazıcı sözlerini şöyle sürdürdü:
FAALİYET HACMİ DE OLUMSUZ ETKİLENECEK
“Hizmetler sektörünün sosyal mesafe koyma tedbiri nedeniyle en çok olumsuz etkilenecek sektörlerden biri olduğunu artık biliyoruz. Hizmetler sektörüne bir değer zinciri yaklaşımı içinde bakıldığında buradaki talep daralmasının yalnızca bu sektördeki faaliyet hacmini değil, pek çok sektördeki faaliyet hacmini de olumsuz etkileyeceğini görmek mümkün.
GAYRİMENKUL İŞTAHI KALMAYACAK, ÇÖZÜME ODAKLANMAK GEREKLİ
İşsiz kalan toplumda eskisi gibi gayrimenkul iştahı olmayacak çünkü önceliği aç kalmamak hayatını idame ettirmek olacak. Gayrimenkul sektöründe yok olan her işletmenin kendisiyle birlikte değer zinciri içindeki birçok işletmeyi daha götüreceği şüphesiz. Bu nedenle, bir değer zinciri yaklaşımı içinde tüm işletmeleri işler halde tutacak bir çözüme odaklanmak gerekir ama bu çözüm nedir?
EN BÜYÜK PROBLEM GELİR OLMADAN GİDER OLMASI
En büyük problem gelir olmadan giderlerin devam etmesi. Peki “durdur” düğmesi olsa sadece dursak. Bankalar dursa, kredi ödemeleri dursa, değer zinciri içindeki tüm ödeme gerekleri dursa ne olur? İşveren açısından SGK ödemesi olmadan maaş ödeme yapabilsek (çalışılabilen vakit kadar) , krediler bizden talep edilmese “durdur” süresi boyunca, ilk derdimiz hayatta kalmak diğer derdimiz ise işimiz ve istihdamımızı sürdürmek olsa. Bu arada devletin belli bir süreliğine işgücü ödemelerinde küçük ve orta ölçekli işletmelerin sermaye giderlerinin belli bir kısmını üstlenmesi gerekecek, bu kadar güçlü müyüz, öngörülür müyüz? Bunu da süreci her birlikte yaşayarak göreceğiz”